Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Her mevzuda tıpkı düşünmek zorunda değiliz; lakin Terörsüz Türkiye’yi gerçeğe dönüştürmekle mükellefiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Kongre Merkezi’nde partisinin 24. Kuruluş Yıl Dönümü programına katıldı. Program İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlarken ” 24 Yılın Hikayesi” belgeseliyle başladı.
Tarihi bir yatırım, hizmet, eser ve hizmet seferberliğiyle 81 vilayetinin her metrekaresine mühürlerinin vurduklarını söyleyen Erdoğan, “Sabit sermaye yatırımları dahil 2025 yılı fiyatlarıyla toplam, eğitime, yükseköğrenimle birlikte 31 trilyon lira. Sıhhate 11,5 trilyon lira. Gençlik ve spora 4 trilyon lira. Aile ve toplumsal hizmetlere 10 trilyon lira, Adalete 4 trilyon lira, İçişlerine, 3 trilyon lirası AFAD bünyesinde olmak üzere 4 trilyon lira harcama yaptık. Çalışma ve Toplumsal Güvenliğe 1.5 trilyon lira. Ulaştırmaya, kamu-özel paydaşlığı dahil 10 trilyon lira, Etraf ve Şehirciliğe 15 trilyon lira, Kültür ve Turizme 1,5 trilyon lira, Tarım ve Ormana 7 trilyon lira, Güce 8 trilyon lira, Savunma Sanayine 374 milyar dolar, Sanayi ve Teknolojiye 1,5 trilyon lira yatırım yaptık. Kobilerde, 1 milyon 388 bin işletmeye 278 milyar liralık takviye sağladık. Teşviklerimizle 19 trilyon liralık 126 bin yatırımın ve 4 milyon 58 bin nitelikli istihdamın önünü açtık. Katma pahalı alanlarda 45 milyar dolarlık yatırım fiyatına sahip 72 projeyi destekledik. Savunma projelerimizin bütçesi 5,5 milyar dolardan, bugün 100 milyar dolar büyüklüğe ulaştı. 2002 yılında 36 milyar dolar olan ihracatımızı, temmuz ayında yıllık bazda 270 milyar dolara çıkardık. Memleketler arası direkt yatırımların fiyatı 19 kattan fazla artışla 281 milyar dolara kadar yükseldi. Merkez bankamızın rezervleri, bugün prestijiyle 175 milyar dolar ile rekor kırdı. 2024 yılı bilgilerine nazaran dünyanın 17’nci, Avrupa’nın 7’nci büyük ekonomisiyiz. Kişi başına düşen ulusal gelirimiz 2002 yılında 3 bin 608 dolar düzeyindeyken, 2024 yılında 15 bin 463 dolar düzeyine kadar ulaştı. 2025 yılı sonu prestijiyle ise kişi başına düşen ulusal gelirin 17 bin dolar aşmasını bekliyoruz. Dışişlerinde 163 olan dış temsilcilik sayımızı, 263’e ulaştırarak temsil ağımızı güçlendirdik. Dünyanın en kapsamlı, en kuşatıcı toplumsal güvenlik sistemini ülkemize kazandırdık. Bugün 2,9 milyon vatandaşımızın ayağına meskende sıhhat hizmeti götürüyoruz. Toplamda 37 bin 127 yataklı 25 kent hastanemizi tamamlayıp hizmete sunduk” diye konuştu.
“Elde ettiğimiz bütün muvaffakiyetlerin sahibi aziz milletimizdir”
İhtiyaç sahibi vatandaşlara 4 trilyon 970 milyar lira fiyatında ödeme yaptıklarının altını çizen Erdoğan, “Asrın felaketinin yaralarını sarmak için şimdiye kadar yaklaşık 75 milyar dolar kaynak kullandık. Daha saymaya kalksak, değil saatler günler alacak kaç yatırım, hizmet, eser ve takviyeyle Türkiye’nin çehresini değiştirdik. Şunu bugün bir kere daha altını çizerek söylemek isterim: Elde ettiğimiz bütün muvaffakiyetlerin sahibi aziz milletimizdir. Ne yaptıysak, öncelikle onların güçlü dayanağıyla yaptık. Elbette bu muvaffakiyet sizin de eserinizdir. 24 yıllık öykü sizin de hikayenizdir. Birlik ve Kardeşliğin Türkiye’sinde sizin de alın teriniz var. Ülkemizin bugünlere gelmesinde şu salondaki her bir arkadaşımın katkısı, emeği, fedakarlığı ve uğraşı var. Her birinize gayretlerinizden ve çabalarınızdan ötürü yürekten teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
AK Parti, kurulduğu günden bu yana, bir siyasi parti olmanın yanında, tıpkı vakitte bir okul olduğunu vurgulayan Erdoğan, “14 Ağustos 2001’den itibaren hem parti takımlarımızı, hem hükümetlerimiz periyodunda bürokrasideki takımları daima yeniledik, daima gençleştirdik ve Türkiye’ye alanında deneyimli çok sayıda isim kazandırdık. Şunu büyük bir memnuniyetle söylemeliyim ki; AK Parti, bugün, siyaset yapma ve devleti yönetme konusunda Türkiye’nin en âlâ, en deneyimli, en bilgili ve birikimli takımlarıyla mücehhezdir. AK Parti’yi Türkiye’nin en büyük partisi yapan, işte bu yetişmiş, işte bu liyakatli insan kaynağına sahip olmasıdır. Bu dinamik, bu hareketli yapıyı muhalefet partilerinde asla göremezsiniz. Partimiz içinde lise yıllarından, üniversite yıllarından itibaren siyaset yapmaya başlayan bir genç, aslında siyasete istikamet çizme ve devlet yönetme ülküsüyle bu yola girmektedir. O yol sürekli açıktır. Ağabeylerinin, ablalarının yanında pişen gençlerimiz, bugün bakanlık takımlarımızda, milletvekili olarak, belediye liderleri olarak, genel merkez takımlarımızda kendilerine yer buluyor, çok değerli hizmetlere imza atıyor. AK Parti, insan öğüten bir değirmen asla değildir, pahalı arkadaşlarım Bizde emeklilik yoktur, bizde kenara çekilmek, inzivaya çekilmek yoktur. Soluklanmaları için bir müddetliğine dinlenmeye aldığımız arkadaşlarımızla bağımızı asla koparmaz, irtibatımızı kesmez, vefamızı hiçbir vakit eksik etmeyiz. Her yaştaki arkadaşımız, bizimle yol yürümeye devam ettiği surece, elbette biz de onun bilgisinden, deneyiminden, görgüsünden istifade etmeyi sürdürürüz. Bu haliyle bakıldığında, AK Parti, Türkiye’nin birikimidir, hazinesidir” açıklamalarında bulundu.
“Siyasette diyalog ve uzlaşı kültürünü güçlendirmektir”
AK Partiyle birlikte Türkiye’de siyaset asli misyonuna kavuştuğunu belirten Erdoğan, “Türkiye; iç siyasette, dış siyasette, iktisatta, güvenlikte yıllarca birikmiş, vakitle kronikleşmiş problemlerini çözebileceğini, bu türlü bir kapasiteye sahip olduğunu tüm dünyaya göstermiştir. Ülkemizin yarar hanesine yazdırdığımız en büyük başarılarımızdan biri, hiç elbet, siyasette diyalog ve uzlaşı kültürünü güçlendirmektir” dedi.
“Cumhur İttifakı olarak birlikte başlattığımız, bir devlet siyaseti olarak yeniden beraberce yürüttüğümüz bu süreçte kısa müddette çok değerli uzaklık alındı”
Terörsüz Türkiye sürecini yeni bir safhaya taşıdıklarının altını çizen Erdoğan, “Süreç sayesinde sadece ‘Terör sorununu’ çözmeyi değil; ‘terör tehdidini ve ihtimalini’’ de büsbütün sıfırlamayı hedefliyoruz. Milletimizin ortasına örülen bu duvarı yıkalım, ezeli ve ebedi kardeşliğimizi perçinleyelim, istikbali beraberce inşa edelim, istiyoruz. Cumhur İttifakı olarak birlikte başlattığımız, bir devlet siyaseti olarak tekrar beraberce yürüttüğümüz bu süreçte kısa müddette çok kıymetli ara alındı. Ulusal Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’yla, Meclisimizin de geniş bir iştirakle sürece dahil olması sağlandı. Birinci üç toplantı epey verimli bir iklimde gerçekleşti. Temennimiz, bu yapan atmosferin korunmasıdır. Cumhur İttifakı tahlilden ve diyalogdan yana olduğunu; sürecin başarısı için halisane bir yaklaşım içinde olduğunu ortaya koymuştur. Gönül ister ki, öteki partiler de birebir hüsnü niyetle hareket etsin. Umuyor ve temenni ediyorum ki, millete karşı mesuliyet duygusu siyaset kurumunda güçlenerek devam eder” halinde konuştu.
“Her bahiste birebir düşünmek zorunda değiliz; fakat Terörsüz Türkiye’yi gerçeğe dönüştürmekle mükellefiz.”
Her mevzuda birebir düşünmek zorunda olmadıklarını lakin Terörsüz Türkiye’yi gerçeğe dönüştürmekle mükellef olduklarını aktaran Erdoğan, “Şunu burada bir defa daha tabir ediyorum: Türkiye’nin istikbal yürüyüşünde bir dönüm noktasını temsil eden bu güzel sürece katkı veren herkes, ismini tarihe yazdıracak. Komite çalışmalarını maksimalist ve popülist taleplerle yokuşa sürmenin vebali ise çok ağır olacak. Her kim, siyasi çıkarları uğruna bunu yaparsa, açık söylüyorum, ne bu millet onun yüzüne bakar, ne de gelecek jenerasyonlar onu affeder. Sırtında yumurta küfesi olmayanların, sorumluluk taşımayanların, bizim birinci günden beri sürdürdüğümüz dikkatli, itinalı ancak bir o kadar da kararlı tutumumuzu anlamakta zorlandıklarını görüyoruz. Yapan tenkide elbette kulak tıkamayız. Ancak yıkıcı tenkide, palavraya, tahrike, algı operasyonlarına da eyvallah etmeyiz. Yıkım takımının bize yüklenmelerine güler geçeriz; lakin bizi övdüklerinde, ‘nerede yanlış yaptık sanki?’ diye kendimizi sorguya çekeriz. Bakın, biz, burada çok hassas bir süreç yönetiyoruz. Biz; Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla 86 milyonun emanetini taşıyoruz ve o emanete iğne ucu kadar dahi olsa leke bulaştırmamaya çaba ediyoruz” açıklamalarında bulundu.
“Şehit ailelerimiz ve kahraman gazilerimiz, bizim bu riske niye girdiğimizin farkındadır”
Milletin asırlardan süzülüp gelen Anadolu İrfanıyla, o engin basireti ve sağduyusuyla bizim ne yapmaya çalıştıklarının çok net farkında olduklarını belirten Erdoğan, “Şehit ailelerimiz ve kahraman gazilerimiz, bizim bu riske niye girdiğimizin farkındadır. Muarızlarımız ve hasımlarımız da terörsüz Türkiye’nin ne demek olduğunun tıpkı halde farkındadır. Burada tekrar ediyorum. Türkiye, en kronik problemini çözmek için tarihi bir fırsat yakalamıştır; bunun heba edilmesine göz yummayacağız. AK Parti olarak, tam takım vakar içinde, omuzlarımızdaki ağır yükün şuuruyla, milletimizin beklentilerine ve partimizin büyüklüğüne yaraşır biçimde, aydınlık yarınlara kapı aralayan bu süreci inşallah ihtimamla yöneteceğiz” dedi.
” Siyaset sahnesinde ete kemiğe büründüğü yapı, AK Partidir”
Türk edebiyatının anıt isimlerinden Merhum Ahmet Hamdi Tanpınar’ın ‘Değişirken devam etmek, devam ederken değişmek’ tarifine değinen Erdoğan kelamlarını şu halde devam ettirdi:
” Siyaset sahnesinde ete kemiğe büründüğü yapı, AK Partidir. 24 yıldır yalnızca aşkla, heyecanla, içtenlikle değil, kendimizi yenileyerek de yürüyoruz. Bir sefer şunu, Partimizi tanıyan herkes çok fakat çok yeterli biliyor: Islahat, AK Parti’nin siyasi varlığının devamlılığını sağlayan muharrik gücüdür. 24 yıllık öykümüzde ıslahatı bir istisna olmaktan çıkardık; hayatın olağan akışı içerisinde zaten gelişen mutat bir pratiğe dönüştürdük. Birinci etapta; dönüştürücü ıslahatlarla vesayetçi yapıları gerilettik, hak ve özgürlükleri genişlettik, devletle vatandaş ortasındaki itimadı yine tesis ettik. İkinci etapta; hami ve tamamlayıcı ıslahatlarla devletin kurumsal kapasitesini güçlendirdik; güvenlik, savunma, dış siyaset ve iktisat alanlarında Türkiye’nin stratejik kabiliyetlerini artırdık. Bu irademizi motamot devam ettiriyoruz. Şurası da bilinen bir gerçek ki; bölgemizde yeni bir oyun sahnelenirken, dünyada yeni bir denklem kurulmaktadır. Türkiye’nin, ‘istikrarsızlık kuşağıyla’ çevrelenmeye çalışıldığı artık açık açık dillendirilmektedir. Gazze’deki soykırımın failleri, ülkemize yönelik niyetlerini gizleme gereği dahi duymuyor. Suriye’den Doğu Akdeniz’e, Balkanlardan Afrika’ya uzanan geniş bir alanda, ‘Türkiye karşıtı’ bu siyasetin emarelerine hepimiz şahit oluyoruz. Ne yapılmaya çalışıldığının alışılmış ki şuurundayız. Kuşatma teşebbüslerini delecek kudrete, basirete, deneyime ve kararlılığa da ziyadesiyle sahibiz. Ülkemizi içerde zayıflatmayı, dışarıda hırpalamayı hedefleyen bu politikayı hamdolsun boşa çıkartıyoruz” formunda konuştu.
“Türkiye Yüzyılı ıslahat programımızı tekemmül ettiriyoruz”
Sınırların içiyle birlikte ötesinde de bir ‘barış, güvenlik ve istikrar kuşağı’ kurmakta kararlı olduklarının altını çizen Erdoğan, “23 yılda bunun her alanda altyapısını oluşturduk. Artık bir adım daha atmanın hazırlıklarını yapıyoruz. 8’inci Olağan Büyük Kongremizde genel çizgileriyle etrafını çizdiğimiz Türkiye Yüzyılı ıslahat programımızı tekemmül ettiriyoruz. Özgürlükleri korumak için güvenliğe; güvenliği tesis etmek için özgürlüğe muhtaçlık duyulduğu prensibinden hareketle programı şekillendiriyoruz. Hedefimiz; ülkemizin iç ve dış tehditler karşısında istikamet sahibi, dirayetli, muhkem ve müessir bir aktör olarak tekrar konumlanmasını sağlamaktır” tabirlerine yer verdi.
Sivil toplumdan mahallî idarelere, toplumsal siyasetlerden iktisada, teknolojiden siyasete kadar birçok başlıkta çalışmaları süratle olgunlaştığına dikkat çeken Erdoğan, “Program sayesinde devletimizi, milletimizi, kurumlarımızı ve bürokrasimizi Türkiye Yüzyılı’nın gereklerine uygun bir yapıya hazır hale getireceğiz. Daha fazla demokrasinin, daha fazla özgürlüğün, daha verimli hizmet üreten bir bürokrasinin, daha faal ve güçlü bir devlet yapısının tesisini amaçlayan ıslahat programını önümüzdeki periyotta peyderpey hayata geçireceğiz. ‘Dünü ihya, bugünü tahkim ve geleceği inşa eden’ bir paradigmanın eseri olan Türkiye yüzyılı ıslahat programı ile inşallah amaçlarımıza yanlışsız çok daha süratli ilerleme imkânı bulacağız” dedi.
“Bizim 24 yıldır olduğu üzere bugün de referansımız millettir”
Bizim 24 yıldır olduğu üzere bugün de referansın millet olduğunun altını çizen Erdoğan, “Biz, bu yola, yalnızca ve yalnızca milletin gönlüne girmek, milletin gönlüne taht kurmak için çıktık. Maksadımız evvel Allah’ın isteğidir, sonra milletin takdiri ve teşekkürüdür. Allah’ın isteği, milletin takdiri ve teşekkürü dışında bizim için bir kriter yoktur. AK Parti olarak biz 24 yıldır siyaset sahnesindeyiz; uzun soluklu bir kutlu yürüyüş yapıyoruz. İsimler değişir, unvanlar değişir, lakin bizim kutlu yürüyüşümüz birebir istikamette inşallah devam eder. Yetişmiş, deneyimli, birikimli takımlarımızla, Allah ömür ve güç verdiği surece daha birçok yıllar Türkiye’nin, milletimizin hizmetinde koşturacağız. Biz bitti demeden bitmeyeceğini herkese göstereceğiz” biçiminde konuştu.
“Son ana, son nefese kadar vatan için, millet için, ümmet için üretmeye, koşmaya, koşturmaya devam”
Kibir, böbürlenme, gurur bizim kapıdan içeriye girmedi, bundan sonra da Allah’ın müsaadesiyle hiçbir vakit girmeyeceklerini söz eden Erdoğan, “Milletimize karşı su üzere berrak, toprak üzere mütevazı olacağız. Şunu unutmayın arkadaşlar: Biz, 24 yıldır yalnızca kendi kendimizle yarışıyoruz. Bizim ulaştığımız düzeylere, muhalefetin hayalleri bile erişemez. Lakin, kendi kendimizle yarışıyoruz, rehavete de kapılmayacağız. Her yeni gün, yaptıklarımızın üzerine bir yenisini koymak zorundayız. Merhum Neşet Ertaş’ın söylediği üzere, ‘Aşkınan çalışan yorulmaz. Ne vakit ki yoruldum, o vakit öldüm.’ Ölmediğimize nazaran, çalışmaya devam. Son ana, son nefese kadar vatan için, millet için, ümmet için üretmeye, koşmaya, koşturmaya devam. Bizim anlayışımız, budur. Bizim hayat pusulamız, budur. Rabbim yar ve yardımcımız olsun, diyorum. Bu niyetlerle sizleri bir defa daha hürmetle, sevgiyle selamlıyorum. AK Parti ailesinin her bir ferdine ve aziz milletimizin tamamına şükranlarımı sunuyorum. Bu hoş buluşmaya vesile olan herkesi, tertipte emeği olan her bir yol arkadaşımı tebrik ediyorum” diye konuştu.
Program sonrası Genel Lider Yardımcısı Tanıtım ve Medya Başkanı Faruk Acar tarafından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a 24 yıllık öyküye şahitlik eden, seçim zaferlerine fonunu oluşturan 24 müziğin bulunduğu plak ikramı takdim edildi.
Anlık Sivas Haber
