Bahçeşehir Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi öğrencileri, uluslararası arenada önemli bir deneyim kazanmak amacıyla Mukogawa Üniversitesi’nin ev sahipliğinde ve sağladığı burs imkanlarıyla Japonya’ya gerçekleştirdikleri bu özel yaz okulunu başarıyla tamamladılar. Öğrenciler, burada yalnızca akademik bilgilerle değil, aynı zamanda Japonya’nın zengin kültürel mirası ve çağdaş mimari örnekleriyle de iç içe bir öğrenme deneyimi yaşadılar. Mimari tasarım stüdyosu derslerine katılarak, geleneksel ve modern Japon mimarisini yerinde gözlemleme fırsatı buldular, bu da onların tasarım anlayışını derinden etkiledi.
Japonya’nın kültürel ve mimari zenginliklerini yakından tanımaya yönelik bu programda, öğrenciler çeşitli şehirlerde düzenlenen gezilerle, geleneksel Japon evleri, Zen bahçeleri ve modern yapılar arasındaki farkları deneyimlediler. Mukogawa Üniversitesi kampüsünde düzenlenen çay seremonileri, kimonoyla gerçekleştirilen geleneksel törenler ve çeşitli kültürel etkinlikler, öğrencilere Japon kültürünü doğrudan deneyimleme imkanı sundu. Bu sayede, mimarlık mesleğine yeni bir perspektif kazandıran bu deneyim, onların küresel vizyonunu genişletti ve mesleklerine farklı bir bakış açısı kazandırdı.
Uluslararası akademik çevrede görünürlük ve kültürel farkındalık
Bahçeşehir Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Dündar, programın öğrencilerin sadece mimari bilgi ve becerilerini geliştirmekle kalmayıp, aynı zamanda onların kültürel farkındalıklarını artırdığını belirtti. Dündar, “Bu tür uluslararası programlar, öğrencilerimizin akademik ve profesyonel kariyerlerine büyük katkılar sağlarken, aynı zamanda uluslararası arenada görünürlüklerini de artırıyor. Mukogawa Üniversitesi ve Japonya genelinde gerçekleştirilen bu etkinlikler, öğrencilerimizin projelerinin değerlendirilmesi ve geri bildirim alınması açısından önemli bir platform oluşturuyor” dedi.
Hiroşima Barış Anıtı’nda unutulmaz anlar
Prof. Dr. Murat Dündar, öğrencilerin Japonya’daki deneyimlerini anlatırken, özellikle Hiroşima Barış Anıtı’nın ziyaretinin programın en anlamlı ve sarsıcı duraklarından biri olduğunu vurguladı. “Öğrencilerimiz, tarih boyunca insanlık adına büyük bir trajediyi simgeleyen bu mekânda, atom bombasının bıraktığı izleri yerinde gözlemledi. Sessizce gerçekleştirilen saygı duruşları, geçmişin acılarını anlamanın ve barışa olan inancın sembolü haline geldi. Bu anlar, öğrencilerimizin mimarinin toplumsal sorumluluğu ve evrensel değerlerle bağ kurmasını sağladı,” diye ekledi.
Geleceğin mimarlarına ilham kaynağı
Öğrencilerle birlikte Japonya’ya giden Bahçeşehir Üniversitesi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Öğr. Üyesi Sinem Kültür, programın özellikle mimarlık öğrencilerinin bakış açılarını genişletmek ve mesleki gelişimlerine katkıda bulunmak açısından büyük önem taşıdığını belirtti. Kültür, “15 yıldır düzenlenen bu yaz okulu, öğrencilerimize farklı kültürleri tanıma ve bu kültürler çerçevesinde tasarım yapma fırsatı sunuyor. Geleneksel ve çağdaş Japon mimarisini yerinde deneyimleyen öğrencilerimiz, afetlere dirençli ve sürdürülebilir kentler tasarlama konusunda da önemli kazanımlar elde ediyorlar,” şeklinde konuştu.
Japonya’da medya ilgisi ve yerel destekler
Japonya’daki ev sahibi Mukogawa Üniversitesi’nin öğrencileri, Nishinomiya Belediye Başkanı’nı makamında ziyaret ederek, programın başarısına katkıda bulundu. Kültür, “Japonya’daki bu iş birliği, sadece akademik değil, aynı zamanda medya ilgisini de çekiyor. Yerel gazeteler, programın her yıl düzenlenmesini ve iki ülke arasındaki güçlü bağların pekişmesini yakından takip ediyor. Osaka, Kyoto, Kobe, Nara ve Hiroshima gibi şehirlerde düzenlenen geziler ve etkinlikler, öğrencilerimizin Japonya’yı yakından tanımalarını sağlıyor ve bu deneyimler, onların mesleki kariyerlerine büyük katkı sağlıyor,” dedi.
Bu zengin ve çok yönlü deneyim sayesinde, Bahçeşehir Üniversitesi öğrencileri, hem kültürel hem de akademik anlamda büyük kazanımlar elde ederek, dünyadaki mimarlık alanında fark yaratmaya devam ediyorlar.