Muğla’da, çocuklarının terör örgütü PKK tarafından kandırılarak dağa götürüldüğünü ileri süren aileler, DEM Parti İl Başkanlığı önünde gerçekleştirdikleri gösterilere aralıksız devam ediyor. Bu aileler, terörsüz bir Türkiye hayaliyle yanıp tutuşurken, TBMM’de kurulan komisyonun çalışmalarından umutlu olduklarını dile getiriyorlar. Her hafta çarşamba günü parti binası önünde bir araya gelen aileler, seslerini duyurmak ve kayıplarını anlatmak amacıyla toplanmaya devam ediyorlar.
Yüzlerce aile, ellerinde “Terörsüz Türkiye”, “Evlat Nöbetindeyiz” ve “Yeter Artık, Yakamızdan Düşün” yazılı pankartlar taşıyarak kararlılıklarını ortaya koyuyorlar. Bu etkinlikler, ailelerin çocuklarını geri kazanma ve terörün sona ermesini talep etme umutlarını pekiştiriyor. Yaklaşık 10 yıldır evlatlarından haber alamayan anneler ve babalar, bu uzun ve acı süreçte yaşadıkları zorlukları dile getirerek, devletten ve kamuoyundan destek talep ediyorlar.
Anne ve Babaların Duygusal Mesajları
Evlatlarını bulmak için yıllarca mücadele eden anne Ayten Koçhan, duygularını şu sözlerle ifade etti: “Biz 10 yıldır evlat hasretiyle yaşıyoruz. Barış sağlandı, ama oğlum geri dönmedi. Gözlerimiz yolda kaldı, her gün televizyon ve haberlerin başındayız. Kurulan komisyondan umutluyuz. Eğer oğlum duyuyorsa, gel devlete teslim ol. Bu dava bizim davamız değil, bu İsrail ve Amerika’nın davası. Artık bu ülkenin yoluna dön, yeter artık. Analar, babalar ağlamasın, dayanacak gücümüz kalmadı.”
Benzer duygularla konuşan baba Halit Altun ise, umutlarını şu sözlerle dile getirdi: “Oğlum, biz gerçekten umutluyuz. Sesimizi duyuyorsan ve sağsan, lütfen gel ve devlete teslim ol. Bu bölgenin ve o kişilerin bize bir faydası olmadı, olmayacak da. Kendi ülkenin ve halkın yanında ol. Gel, askerlik yap ve kendi halkına hizmet et.”
Yaklaşık bir on yıldır çocuklarından haber alamayan aileler, bu süreçte yaşadıkları acıları ve umutsuzluklarını dile getirirken, devletin ve toplumun desteğine büyük ihtiyaç duyduklarını vurguluyorlar. Her hafta düzenlenen bu eylemler, ailelerin seslerini daha geniş kitlelere duyurma ve çocuklarına kavuşma umutlarını canlı tutma çabası olarak görülüyor.
Son olarak, aileler ve destekçileri, terörün sona erdiği, barış ve güvenin sağlandığı günleri özlemle beklediklerini belirterek, bu mücadelede birlik ve beraberlik çağrısında bulunuyorlar.