Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada, Tophane sırtlarında gerçekleşen havai fişekli yangın olaylarına ilişkin detaylar kamuoyuyla paylaşıldı. Yetkililer, olayın ardından başlatılan kapsamlı soruşturmanın titizlikle sürdüğünü ve suçluların adalet önüne çıkarılması amacıyla tüm imkanların seferber edildiğini belirtti. Bu kapsamda, Bursa İl Emniyet Müdürlüğü Çarşı Polis Merkezi ekipleri tarafından yürütülen çalışmalarda, 28 Temmuz 2025 tarihinde gerçekleştirilen operasyonla olayla ilgisi bulunan şüpheliler gözaltına alındı. Soruşturmanın derinlemesine devam ettiği ve olaya karışanların tespiti için çeşitli delil ve tanık ifadelerine başvurulduğu ifade edildi.
Gözaltına alınanlar arasında, olayın yaşandığı günlerde bölgede bulunmuş ve şüphelilerle bağlantısı olduğu düşünülen birkaç çocuk da bulunuyor. Şüphelilerden S.D. tutuklanırken, diğer dört çocuk hakkında ise adli kontrol kararı verilerek, belirli yükümlülükler getirildi. Bu yükümlülükler arasında, Bursa Orman Bölge Müdürlüğü tarafından belirlenen alanlarda ve zamanlarda toplam 50 ağaç dikme zorunluluğu yer alıyor. Bu uygulama, sadece suçun bedelini ödemekle kalmayıp, aynı zamanda çevreye verilen zararın telafisi ve doğanın yeniden canlandırılması amacıyla planlandı. Ayrıca, bu çocukların eğitim ve toplumsal sorumluluk bilincinin geliştirilmesine yönelik çeşitli sosyal projelere katılmaları da sağlanacak.
Soruşturma ve Çevre Koruma Çabaları
Başsavcılık yetkilileri, olayın sadece bir suç olmanın ötesinde, toplumun ve doğanın güvenliği açısından da büyük önem taşıdığını vurguladı. Çevreye verilen zararların önlenmesi ve benzer olayların tekrarlanmaması için yürütülen çalışmaların kararlılıkla devam edeceği belirtildi. Ayrıca, kamuoyunun bilgilendirilmesi ve olayın şeffaf şekilde takip edilmesi adına düzenli açıklamalar yapılmaya devam edilecek.
Ramazan Solmaz adlı Cumhuriyet Başsavcısı, bu tür olayların hukuk ve toplum açısından ciddi sonuçlar doğurduğunu ve devletin çevreyi koruma konusundaki kararlılığını bir kez daha ortaya koyduğunu ifade etti. Bursa’da yaşanan bu olay, sadece bir suçun ötesinde, hukukun çevre ve kamu güvenliği alanındaki önemli bir duruşunu temsil ediyor. Toplumun bilinçlendirilmesi ve çevre bilincinin artırılması amacıyla çeşitli eğitim ve bilinçlendirme kampanyaları da planlanmaktadır.