Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İsrail’in Gazze’de uyguladığı insanlık dışı kuşatma, aç bırakma ve toplu cezalandırma siyasetleri yalnızca memleketler arası hukuku değil, insanlığın vicdanını da ayaklar altına almaktadır. 7 Ekim’den bu yana 61 binden fazla günahsızın hayatını kaybetmesi ve 2 milyondan fazla insanın temel insani gereksinimlerden mahrum biçimde evsiz kalması tarihe kara bir leke olarak geçmiştir” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 19 Ağustos Dünya İnsani Yardım Günü vesilesiyle İspanya’nın önde gelen gazetelerinden El Pais için bir makale kaleme aldı. “Sınırları Aşan Merhamet: Medeniyetler İttifakı ve İnsani Diplomasi” başlıklı makale İspanyolca olarak yayımlandı.
Erdoğan, makalesinde barış, güvenlik ve ortak refahın lakin halklar ortasında karşılıklı hürmet, adalet ve samimiyete dayalı bir iş birliği anlayışıyla mümkün olabileceğini vurguladı. Türkiye ile İspanya’nın Akdeniz’in iki ucunda dost ve müttefik iki ülke olarak birebir ülkülere omuz verdiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün, ikili siyasi bağlantılarımızın yanı sıra iktisat, ticaret, güç ve savunma endüstrisi alanlarında İspanya ile yakaladığımız ivme, Avrupa-Akdeniz istikrarı açısından stratejik kıymet taşımaktadır. İspanya, NATO’daki en sağlam müttefiklerimizden biridir. Adana’da konuşlu Patriot Hava Savunma Sistemi bunun somut ve güçlü bir ifadesidir. İspanya’nın Avrupa Birliği (AB) üyelik sürecimize verdiği samimi dayanak, ortak amaçlarımızın derinliğini yansıtmaktadır. Biz, bu stratejik iştiraki, bölgesel ve global sınamalara karşı birlikte geliştireceğimiz güçlü adımlarla taçlandırmakta kararlıyız. Medeniyetler İttifakı’nın 20’nci yılında, farklılıkları çatışma ögesi değil zenginlik kabul eden anlayışımız; global krizlerin yaşandığı bu devirde mazlum halklara umut ve dayanışma bildirisi vermektedir” dedi.
“300 milyondan fazla insan temel gereksinimlerden yoksun”
Dünyanın savaş, açlık, sistemsiz göç ve iklim felaketleriyle tarihinin en ağır imtihanını yaşadığını belirten Erdoğan, bugün 300 milyondan fazla insanın en temel insani gereksinimlerden mahrum olduğuna dikkat çekti. Türkiye’nin mazlumun kimliğine ve inancına bakmadan yardım elini uzattığını tabir eden Erdoğan, İspanya’nın da esaslı insani yardım geleneğiyle bu vicdani duruşun güçlü bir ortağı olduğunu kaydetti.
6 Şubat sarsıntılarına değinen Erdoğan, İspanya’dan gelen arama kurtarma uzmanları ile Hatay’da kurulan sahra hastanesinde vazife yapan sıhhat çalışanına teşekkür etti.
Somali’den Gazze’ye insani yardım
Türkiye’nin insani diplomasi anlayışına dikkat çeken Erdoğan,” Türkiye olarak bizler, Birimizin yaşadığı acı, hepimizin vicdanında yankılanan ortak bir çığlıktır” anlayışıyla hareket ediyoruz. İnsani diplomasi anlayışımızla, gayrisafi ulusal hasılasına oranla insani yardımda dünyanın en cömert ülkelerinden biri pozisyonundayız. 2016 yılında İstanbul’da tarihte birinci sefer gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler (BM) Dünya İnsani Doruğu, insani yardımlar alanındaki pozisyonumuzun global olarak teyidi bakımından bir dönüm noktası olmuştur. AFAD, TİKA, Türk Kızılay, Türkiye Diyanet Vakfı ve sayısız sivil toplum kuruluşumuzla yalnızca kriz anlarında değil, uzun vadeli kalkınma ve dayanışma projeleriyle de milyonlarca insanın hayatına dokunuyoruz. Türkiye; Gazze, Suriye ve Lübnan üzere yakın coğrafyamızın yanı sıra Asya’dan Afrika’ya, Orta Doğu’dan Balkanlar’a ve Latin Amerika’ya uzanan geniş bir coğrafyada insani yardım faaliyetlerini milletlerarası kuruluşlarla eşgüdüm halinde fedakârca yürütmektedir”ifadelerini kullandı.
“İnsani yardım siyaset üstüdür”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, insani yardımın siyaset üstü bir vicdan sıkıntısı olduğunu belirterek, “Ülkemiz, geçmişten bugüne Afrika’da yaşanan insani krizlere kayıtsız kalmamıştır. Somali’deki ağır kuraklık felaketine dikkat çekmek ve kardeş Somali halkıyla dayanışmamızı göstermek üzere 2011 yılında gerçekleştirdiğimiz Mogadişu ziyareti, memleketler arası toplumda yankı uyandırmıştır. Çabucak akabinde kamu kurumlarımız ve sivil toplum kuruluşlarımızın iş birliğinde insani yardım seferberliği başlattık; kurduğumuz sulama sistemleriyle sürdürülebilir kalkınma yolunda kalıcı tahliller sunduk. Sudan’a, BM bilgilerine nazaran 30 milyonu aşkın insanın insani yardıma muhtaç olduğu güç kaidelerde; besin, ilaç, tıbbi gereç ve yangınla gayret ekipmanlarıyla dayanak verdik. Nyala’da, TİKA’nın katkılarıyla hizmete açılan Türk-Sudan Eğitim ve Araştırma Hastanesi, bölgedeki kıymetli sıhhat kuruluşlarından biri olarak faaliyet göstermektedir. Sudan’da sürdürülebilir tarıma yönelik kalkınma faaliyetlerimiz de devam etmektedir” açıklamasını yaptı.
Myanmar’daki çatışmalar nedeniyle Bangladeş’e sığınan bir milyondan fazla Rohingyalıya yönelik insani yardımın yanı sıra 2017’den bu yana AFAD tarafından yönetilen Cox’s Bazar’daki Türk Sahra Hastanesi ile sıhhat hizmetleri sunulduğunu kaydeden Erdoğan,” Afganistan’da ise 2022’den bu yana “İyilik Trenleri” ismiyle besin, barınma, ilaç ve tıbbi materyal sevkiyatları yapıyoruz. Coğrafik uzaklık tanımaksızın, Latin Amerika ve Karayipler’de meydana gelen doğal afetlere karşı da imkanlarımız ölçüsünde en faal formda insani yardımlarımızı ulaştırdık, tarım projeleriyle sürdürülebilir kalkınmaya dayanak olduk. Buna ek olarak, COVID-19 salgını devrinde 160’tan fazla ülkeye aşı ve ilaç takviyesi sağlayarak, global dayanışmanın en somut örneklerinden birini ortaya koyduk. İnsani yardımı, kalkınma ve sürdürülebilirlik perspektifiyle buluşturan yaklaşımımızın tezahürü olarak gelişmekte olan ülkelerden binlerce öğrenciye Türkiye’de burs imkânı sağlıyor, kültürel miras alanlarının onarımı ve bu alanda verilen eğitimlerle insanlığın ortak hafızasını koruyoruz” dedi.
Son devirde İsrail’in Gazze’de uyguladığı insanlık dışı kuşatma, aç bırakma ve toplu cezalandırma siyasetlerinin yalnızca milletlerarası hukuku değil, insanlığın vicdanını da ayaklar altına almakta olduğunun altını çizen Erdoğan,” 7 Ekim’den bu yana 61 binden fazla temizin hayatını kaybetmesi ve 2 milyondan fazla insanın temel insani gereksinimlerden mahrum biçimde evsiz kalması tarihe kara bir leke olarak geçmiştir. Türkiye, Gazze’ye bugüne kadar 101 bin tondan fazla insani yardım ulaştırmış, UNRWA’ya sağladığı dayanakla 40 milyon doları aşan insani bir seferberlik gerçekleştirmiştir. Filistin halkının özgür, onurlu ve müreffeh bir geleceğe kavuşması için tüm imkânlarımızla alanda olmayı sürdüreceğiz. Dünyanın karşı karşıya kaldığı global krizler, jeopolitik tansiyonlar ve çatışmalar insani yardım faaliyetlerimizi zorlaştırsa da gereksinim duyulan her coğrafyada bu gayretlerden asla vazgeçmeyeceğiz. Çünkü insani yardım siyaset üstüdür, bir vicdan meselesidir” diye konuştu.
İnsani yardımın, engin bir empati ve insanlık şuurundan doğan en büyük diplomasi biçimi olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye ve İspanya, dünyanın en eski medeniyet havzalarından biri olan Akdeniz’in iki yakasında kozmik kıymetlere gönülden bağlı iki dost, güçlü birer müttefiktir. NATO çatısı altında yürüttüğümüz afet tatbikatları, sistemsiz göçmenlere yapılan insani yardımlar ve sıkıntı vakitlerde birbirimize verdiğimiz takviye, bu kardeşliğin somut kanıtlarıdır. Dayanışma ruhu iki halkı coğrafyanın ötesinde güçlü bir gönül birliğine taşımaktadır. İşte, bu ortak ülküler doğrultusunda el ele vererek, insanı ve insani bedelleri merkeze alan daha adil bir dünyayı inşa edeceğimize yürekten inanıyoruz” diyerek kelamlarını tamamladı.
Anlık Sivas Haber
