Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Yarın da iştirakler olacak partimize, tekrar bu farklı iştiraklerle güçlenerek yolumuza devam edeceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Kongre Merkezi’nde düzenlenen “AK Gençlik Strateji ve İstişare Kampı” kapanış programında konuştu. 81 ilden gelen AK Parti Gençlik Kolları Liderlerini selamlayan Erdoğan, AK Parti olarak istişare kültürünü her kademede işletmeye devam ettiklerini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İlk evvel bayan kollarımız bir ortaya geldi. Hayli verimli bir toplantı gerçekleştirdiler. Akabinde 11-13 Temmuz tarihleri ortasında partimizin kurmay takımıyla 32. İstişare ve Kıymetlendirme Toplantımızı icra ettik. Gençlerimizin kampının da her açıdan bereketli, yararlı, ufuk ve zihin açıcı gentiğini öğrenmekten büyük bir memnuniyet duydum. Biliyorsunuz kamp öncesinde yüz bin gencimizin katıldığı saha araştırmasıyla Türk gençliğinin yüksek çözünürlükte fotoğrafını çekmiştik. Gençliğin beklentileri, istekleri, dertleri, gayelerine dair çok kapsamlı bu bilgi setini kamp müddetince etraflıca kıymetlendirme fırsatı bulduk. Stratejik irtibat, kriz idaresi, hitabet ve telaffuz inşası, dijital mecralarda siyasi temsil, teşkilat liderliği üzere çok farklı başlıklarda birikimlerini siz kardeşlerimizle paylaşan bakan arkadaşlarımıza, akademisyenlerimize ve parti yöneticilerimize şahsım ve tüm yönetici arkadaşlarım ismine teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Her bakımdan yenilenmiş, tazelenmiş güç ve motivasyon toplamış bir formda kamplarını tamamladıklarını tabir eden Erdoğan, “İnşallah her biriniz kampta edindiğiniz bilgiler ışığında heyecanınıza heyecan katarak partimize ve davamıza hizmet etmeyi sürdüreceksiniz. AK Parti’nin AK gençleri olarak emanete iğne ucu kadar dahi olsa leke bulaştırmayacak, bizi milletimize mahcup etmeyeceksiniz. Sizlere umut bağlayan milyonlara hayal kırıklığı yaşatmayacaksınız. Ülkemizdeki gençlerle birlikte inşallah dünya gençliğine de örnek olmaya devam edeceksiniz. Unutmayın, ‘Bölen değil birleştiren, ötekileştiren değil, kucaklayan, kutuplaştıran değil, kaynaştıran bir anlayışla çalışacaksınız” ifadelerini kullandı.
AK Parti Gençlik Kollarının Türkiye’nin en büyük, en organize ve en etkin gençlik yapılanması olduğunu söyleyen Erdoğan, “Gençlerin siyasi adresi hiç tartışmasız 24 yıldır olduğu üzere bugün de AK Parti’dir. 2023 seçimlerinde birinci defa oy kullanan 5 milyonu aşkın gencin yarısından fazlasının teveccühüne mazhar olduk. Gençlerin demokrat amcası diyerek pohpohladıkları rakibimizi milyonlarca gencimizin dayanağıyla sandığa gömdük. Bakın yalnızca son 3 ayda ailemize 130 bin yeni üye intisap etti. Gençlik ailemizin yeni mensuplarına, Türkiye’nin en büyük partisine güzel geldiniz, sefalar getirdiniz diyorum” formunda konuştu.
Gençlik Kolları olarak 1 milyonu aşkın üye sayısıyla Türkiye’nin yanı sıra dünyanın da en geniş tabanlı gençlik hareketlerinden biri olduklarını belirten Erdoğan, “Tüm yıpratma kampanyalarına, her türlü algı operasyonlarına karşın saflarımızı daha da genişletiyoruz. Yeni iştiraklerle ailemiz büyüyor, güçleniyor. Maşallah dosta itimat, rakiplerimize dehşet vermeye devam ediyoruz. Türkiye’nin AK gençleri olarak milletimizin istikbalini omuzlarınızda taşıdığınızı aklınızdan asla çıkarmamanızı sizlerden istirham ediyorum. Sevgili gençler, çok bedelli kardeşlerim, yarın da iştirakler olacak partimize. Yeniden bu farklı iştiraklerle güçlenerek yolumuza devam edeceğiz. Sizler sıradan bir takım değilsiniz. Sizler çıkarların bir ortaya getirdiği bir takım değilsiniz. Her biriniz tıpkı davanın etrafında kenetlenmiş, inanmış birer nefersiniz. Unutmayın bizim gençliğimiz ’kızılelma’nın peşindeki gençliktir. ‘Nizamı aleme içten talip ol. Kızılelma neredeyse orta bul. Bağlamasın seni şöhret. Para bul. Hesaplar var. Sorulmayı bekliyor. Meyyit dünya dirilmeyi bekliyor.’ Bizim gençliğimiz merhum Abdurrahim Karakoç’un işte bu mısralarla tanım ettiği nizamı aleme talip olan, bu uğurda koşan, koşturan, hesap soran bir gençliktir. Bu salonda bulunan gençlik ufkun ötesini düşünen, gök kubbeyi çadırı gören, semayı ay yıldızlı al bayrağımızla süsleyen bir gençliktir” açıklamalarında bulundu.
Türkiye’yi asırlık amaçlarıyla gençlerin buluşturacağını aktaran Erdoğan, kelamlarını şu halde sürdürdü:
“Bölgemizde barış ve huzurun teminatı inşallah yeniden sizler olacaksınız. Zira bu gençlik bundan bir asır evvel merhum Mehmet Akif’in ‘Asımın kuşağı diyordum ya nesilmiş gerçek. İşte çiğnetmedi namusunu çiğnetmeyecek’ diyerek taltif ettiği bir gençliktir. Elbette bu gençlik kutlu davasını idrakinde olan bu şuur ile yürüyen ve akranlarını bu kutlu kervana katmak için çalışan kaygı sahibi bir gençliktir. ”
Gençlere seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Siz bizim aşkla toprağa diktiğimiz unutmayın fidanlarımızsınız. Siz yalnızca bizim değil, birebir vakitte dualarında Türkiye’yi unutmayan milyonlarca mazlumun da inanç kaynağısınız. Ben bu gençliği karşımda görüyorum. Sizin ışık saçan gözlerinizde Hoca Ahmet Yesevi’nin ilmini, Yunus Emre’nin muhabbet lisanını, Ahi Evran’ın mücadeleci ruhunu, Hazreti Mevlana’nın derinliğini, Hacı Bayramı Veli’nin irfanını, Hacı Bektaşi Veli’nin müsamahasını, İdris Bitlisi’nin kardeşlik şuurunu, Fakih Teyran’ın hala gönülleri mamur eden engin hikmetini görüyorum. Şunun da idrakinde olmanızı çok ancak çok önemsiyorum. Sizin heyecanınızı paylaşmak, sizinle yol yürümek bu kutlu davada size yoldaşlık etmek şahsım için büyük bir iftihar vesilesidir. Genç arkadaşlarla birebir ufka birlikte koşmaktan kıvanç duyuyorum. AK gençliğin yüzümüzü kara çıkarmayacağına tüm kalbimle inanıyorum. Ben sizlere güveniyorum. Milletin emanetine sahip çıkacağınıza bizden teslim alacağınız sancağı daha da yücelteceğinize yürekten inanıyorum” biçiminde konuştu.
Tarihe baktıklarında en büyük ihtilalleri gençlerin yaptığına ya da bu ihtilallerin gençlerle yapıldığına şahit olduklarını belirten Erdoğan, “Resul-i Ekrem Efendimiz, aleyhissalâtü vesselâm, Allah’ın buyruğuyla 23 yıllık bildirim çabasına başladığında etrafında ihtiyarlar yoktu, gençler vardı. Endülüs’ü fetheden Tarık bin Ziyad, daha 30’larına varmadan Avrupa’nın kapılarını araladı. Tuğrul Bey, Büyük Selçuklu Devleti’ni şimdi 21 yaşındayken kurdu. Kutalmışoğlu Süleyman Şah İznik’i Bizans’ın elinden kurtardığında şimdi 30 yaşındaydı. İbn-i Sina, daha 19 yaşında kendi devrinin en büyük tıp ve ideoloji alimlerinden biri sayılıyordu. Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’u 21 yaşındayken fethetti. Ne diyor bayrak şairimiz Arif Nihat Asya: ‘Yüzüne çarpmak gerek zamanenin fendini, göster kabaran sular nasıl yıkar bendini. Küçük görme, hor görme delikanlım kendini. Şu kırık abideyi yükseltecek yaştasın. Fatih’in İstanbul’u fethettiği yaştasın.’ Her biriniz Sultan Fatih’in Peygamber Efendimize muştusuna mazhar olduğu yaştasınız. Bu salondaki gençlik inşallah Mekke’ye gerçek emin adımlarla ilerleyen o mübarek orduyla tıpkı maksada yürüyen bir takımdır. Bu salondaki gençlik, Avrupa’dan Afrika’ya cenk meydanlarını asırlarca Allah Allah nidalarıyla inleten ecdadın müsaadeden giden bir takımdır. Bu salondaki gençlik, 15 Temmuz gecesi FETÖ’cü hainlerin karşısına hamasetle dikilen yiğitleri kendine örnek alan bir takımdır. Gençler; biz size bu türlü bakıyoruz, milletimiz size işte bu türlü bakıyor. AK Partili takımlar olarak hem büyük bir milletin mensuplarıyız, hem de büyük bir teşkilatın neferleriyiz. Bayanı erkeğiyle, genci ak saçlısıyla biz millete sevdalı, ülkeye sevdalı, ümmete ve insanlığa sevdalı bir hareketin müntesipleriyiz” diye konuştu.
“Sizlere bırakacağımız en büyük miras olarak, hazır mısınız, terörsüz Türkiye’yi sabırla, hamasetle, içtenlikle inşa ediyoruz”
Siirt’te okudukları bir şiirden ötürü Pınarhisar Cezaevi’ne girerken millete, bilhassa de bu ülkenin genç evlatlarına kelamlarını hatırlatan Erdoğan, “2000’li yılların Türkiye’si sizin aydınlık ve hoş Türkiye’niz olacak, fakat bunun için hepimizin çok çalışması gerekiyor. Ben kendi adıma içeride çok çalışacağıma kelam veriyorum. Siz de okullarınızda sıkı çalışın, âlâ mühendisler, düzgün öğretmenler, düzgün hekimler, uygun yöneticiler, özellikle güzel hukukçular olmak için çok güzel çalışın. Ben artık ödevimi yapmaya gidiyorum, sizler de ödevlerinizi yeterli yapın demiştim. Gençler; biz ödevlerimizi güzel yaptık. Gençler bize verdikleri kelama sadık kaldı ve ödevlerini düzgün yaptı. Rabbime hamdolsun ki, şahsıma sizin üzere gayret arkadaşları verdi. Siyasi hayatım boyunca gençlerle yol yürümeyi gurur saydım. Sizin varlığınızla sürekli huzur buldum. Size baktıkça itimat duydum. Sizi yanımda gördükçe millete hizmet davamıza daha bir sıkı sarıldım” açıklamalarında bulundu.
Yaklaşık yarım asırdır siyaset sahnesinde olduklarını, 23 yıldır Türkiye’yi yönettiklerini söz eden Erdoğan, “İnşallah yarın 24. yaşımızı gururla kutlayacağız. Gençler; bu şiddetli seyahatte manileri birlikte aştık, taarruzları birlikte göğüsledik, ihanetleri birlikte püskürttük, badireleri birlikte atlattık, inşallah Türkiye yüzyılını da sizlerle birlikte gerçeğe dönüştüreceğiz. Üstat Necip Fazıl gençlik yaş işi değil, ruh işidir derken kutsal emanetin şuurunda olan bedellerini koruyan ve kollayan bir iradeyi işaret etmişti. Allah’a hamdolsun, yola çıkarken nasıl bir heyecan içindeysek bugün de tıpkı heyecanla gece-gündüz çalışıyoruz, gözlerimizi ufuktan bir an olsun ayırmıyoruz. Eserlerimizle, yatırımlarımızla, projelerimizle, hizmetlerimizle ülkemizi muasır medeniyetler düzeyinin de üzerine taşıyoruz. Sizlere bırakacağımız en büyük miras olarak, hazır mısınız, terörsüz Türkiye’yi sabırla, yürekle, içtenlikle inşa ediyoruz. Lafa her başladıklarında karamsarlık zerk edenlere aldırmayacağız. Yapamazsınız, başaramazsınız diyenlere kulak asmayacağız. Kim hangi dolabı çevirse çevirsin, kim hangi manisi çıkartırsa çıkartsın, sizlere terörün olmadığı bir Türkiye’yi inşallah biz teslim edeceğiz” dedi.
AK gençliğin 81 vilayetin her metrekaresinde kurduğu hakimiyetin muhalefeti, bilhassa ana muhalefet partisini endişelendirdiğini gördüklerini vurgulayan Erdoğan, “CHP Genel Başkanı partisini saran yolsuzluk, hırsızlık, rüşvet tertibiyle uğraşmayı bıraktı, AK Parti Gençlik Kollarını amaç almaya başladı. Yatıyor kalkıyor daima AK gençliğe laf atıyor, sizlere sataşıyor, kendince polemik üretmeye çalışıyor. Bunu da her işi üzere son derece iptidai bir biçimde yapıyor. Telaffuzlarına bakıyoruz, hiçbir derinlik yok. Argümanlarına bakıyoruz, hiçbir tutarlılık yok. Kurduğu cümlelere bakıyoruz, hiçbir mantık örgüsü yok. Siyasetin kalitesini artıracak, gençlere ufuk çizecek, millete umut verecek hiçbir beyanını maalesef bulamıyoruz. Beyefendi çok konuşuyor, lakin çoklukla boş konuşuyor. Hakareti, tehdidi, sağa sola çamur atmayı siyaset yapmak zannediyor. Aslında ortada bir siyasi telaffuz değil, üçüncü sınıf bir laf salatası var. Gaflarıyla kırdığı potlarla, kaş yapayım derken göz çıkardığı, sakarlıklarıyla kimsenin ciddiye almadığı, hatta kendi partisinde bile prestiji, saygınlığı kalmamış bir siyaset acemisiyle karşı karşıyayız. Hatırlarsanız, bir orta elinde daima kırmızı kartla dolaşıyordu. Küme kürsüsünden önüne gelene kırmızı kart gösteriyordu. Sonra ne olduysa, bu dahiyane fikrini, bu çığır açan aksiyonunu ansızın terk etti. Akabinde banka soyguncularının sloganlarıyla devrimcilik oynadı. Bunda da istikrar sağlayamadı. Burada şunu da tüm samimiyetimle söylemek isterim: Biz CHP Genel Liderinin yaşadığı bu ikilemin, bu istikrarsızlığın, bu savrukluğun sebeplerini çok uygun biliyoruz. Bir tarafta itiraflarla gün yüzüne çıkan soygunun büyüklüğü, öbür tarafta diyet borcundan ötürü bu soygunu savunmak zorunda kalmanın utancı görüyoruz ki Sayın Özel’in dengesini fena halde bozuyor. Yüzyıllık partinin düşürüldüğü içler acısı durumdan pek çok CHP’li üzere Sayın Özel’in de memnun olmadığı anlaşılıyor. Yatırıma, hizmete, yapıta, icraata gitmesi gereken, halkın parasının bir avuç açgözlü tarafından yağmalanması inanıyorum ki onu da huzursuz ediyor, huzursuz ediyor, iç dünyasında sorgulamalara neden oluyor. Bantla kapatılmayan yolsuzlukları her gün lafla kapatmaya çabalamak elbette kolay bir iş olmasa gerek. Hani derler ya, ‘aşağı tükürsen sakal, üst tükürsen bıyık’ diye, CHP Genel Liderinin ahvali de tam olarak bu. Baklava kutularından, çantalarından, poşetlerinden, valizlerden balya balya rüşvet paraları fışkırıyorken, hala turpların büyüğünü sorması pişkinlik değilse, utanma hissinin önemli erozyona uğradığının bir işaretidir. Mevla kimseyi bu türlü bir cenderede bırakmasın diyorum. Aslında biraz cüreti olsa, biraz kendine güvense, biraz vicdanına kulak verse, zincirlerinden diğer kaybedecek bir şeyi olmadığını kendisi de görecek. Lakin yapamıyor, o iradeyi gösteremiyor. Aşikâr ki kendisini uyaran, kulağına gerçekleri fısıldayan bir dostu da yok” halinde konuştu.
“Sataştığı AK gençlik hem siyasi kalibre hem de çalışkanlık prestijiyle Sayın Özel’i çırak çıkartır”
“Sayın Özel hiç merak etmesin, yolsuzluk operasyonları sonucunda belediyeler rüşvetçi çetelerden, CHP ahtapotun kollarından, Türkiye safralarından, kendisi de prangalarından kurtulacak” diyen Erdoğan, “Adalet tecelli ettiğinde yalnızca kendisi değil, bir avuç muhterisi savunmak için oradan oraya sürüklediği CHP’li vatandaşlarımız da rahat edecek. CHP Genel Başkanı şunu da unutmasın: Sataştığı AK gençlik hem siyasi kalibre hem de çalışkanlık itibariyle Sayın Özel’i çırak çıkartır. Bu salondaki her bir genç kardeşimin ufku, siyasi marifeti, bilgisi, ülke ve millet sevdası CHP’li kodamanlardan fersah fersah ileridedir. Batılı televizyon kanallarına ülkesini şikayet edenler kusura bakmasınlar, ancak AK gençliğe ne ahlak dersi, ne de vatan dersi verebilir. Sayın Genel Başkan, AK gençlikle uğraşmaktan artık vazgeçsin. En düzgün bildiği iş olan kabahat örgütlerinin getir-götürünü yapmaya devam etsin. Alışılmış bir de şayet işverenlerinden müsaade alabilirse gitsin ellerinde su bidonlarıyla saatlerce güneşin altında beklettikleri İzmirli seçmenlerinin kaygısıyla dertlensin, 2025 Türkiye’sinde iş bilmezliklerinden ötürü Kerbela susuzluğuna mahkum ettikleri kardeşlerimizin problemleriyle ilgilensin” sözlerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, program öncesinde sahnede Kübra Ezgi Güler Genel Merkez Gençlik Kolları Mahallî İdareler Yardımcısının oğlu Ömer Asaf Güler’i sevdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, program sonu Gençlik Kolları Başkanı Yusuf İbiş ve gençlerle fotoğraf çektirdi.
Anlık Sivas Haber
