Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde görüşmek için gittiği meslektaşının ofisinde atağa uğrayan avukat Mustafa Durmuş, yaşadığı dehşet anlarını anlattı. Durmuş, üstlendiği bir dava sonrası tehdit edildiğini, akabinde bir meslektaşı tarafından ofisine davet edilerek planlı bir “kumpas” ile pusuya düşürüldüğünü öne sürerek yapılan hücumun bir avukattan fazla savunma hakkına olduğunu tabir etti.
Olay, dört gün evvel ilçe merkezindeki bir avukatlık ofisinde meydana geldi. Teze nazaran, bir dava evrakı hakkında görüşmek üzere meslektaşı Ş.C.’nin ofisine giden avukat Mustafa Durmuş ile burada bulunan şahıslar ortasında, şimdi belirlenemeyen bir nedenle tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine darbedildiğini ileri süren Mustafa Durmuş, ofisten ayrılarak yakındaki bir taksi durağına giderek esnaf yardım istedi. İhbar üzerine olay yerine gelen sıhhat takımları, yaralı avukatı Karadeniz Ereğli Devlet Hastanesi’ne kaldırdı.
“Bir avukata davası nedeniyle kumpas kurulması çok üzücü”
Tüm sürecin bir hafta evvel aldığı bir trafik kazası davasıyla başladığını belirten ve birebir vakitte Karadeniz Ereğli Hukukçular Derneği Lideri Avukat Mustafa Durmuş, tehdit edildiğini belirterek şöyle dedi:
“İlçede avukatlık faaliyeti göstermekteyim. Şu formda hakikaten hukuk topluluğu açısından üzücü bir durum oldu. Tekrar ilçemizde çok üzerinden geçmedi bir hafta evvel kadar. Bir trafik kazası gerçekleşmişti. Çarpan tarafın ailesi bize ulaştı. Bu sebeple avukatlıklarını üstlenmemizi istedi ve biz avukat olduğumuz için avukatlıklarını üstlendik. Avukatlıklarını üstlendikten sonra birkaç defa öbür tarafın ailesi tarafından tehdit edildik, belgeyi bırakmamız istendi. Belgeden çekilmemiz istendi. Lakin hukuken bu türlü bir şey hem etik olmadığı için hem de mümkün olmadığı için biz buna katiyen karşı çıktık. Avukatlıklarını üstlendik ve vazgeçmeyeceğimizi, belgeden da geri çekilmeyeceğimizi belirttik”
“Olayın şokuyla kendimi dışarıya attım, gelen 5 kişi yardıma koşuyor sandım, saldırdılar”
Meslektaşının ofisinde akına uğradıktan sonra davayı üstlendiği olayın karşı tarafının otomobillik bağı olduğunu öğrendiğini anlatan Durmuş, şöyle devam etti:
“Meslektaşlarım tarafından olayın olduğu gün arandım. Sonradan öğreniyorum ki akrabalarıymış meslektaşlarımızla. Ofise davet ettiler beni çok kibar bir biçimde. Yani aklımdan hiçbir kuşku geçmedi. Bu türlü bir olay yaşanacağını muhakkak düşünmedim. Davet ettikten sonra ben ofislerine gittim. Ofislerine gittiğimde iki meslektaşım vardı. Direkt bana saldırmaya başladılar. Ben olayın şokuyla kendimi ofisten dışarıya attım. Lakin aşağıda 4-5 kişi tam olarak sayı 5 kişiydi. 5 kişi üzerime yanlışsız geldiler. Olağan bir formda yaklaştılar. Ben sesleri duydular, yardıma geldiler diye düşündüm fakat bir anda o beş kişi de saldırmaya başladı. Çok ağır darbeler aldım. Bedenime birçok yerim kanadı, yara, bere oldu. Zar sıkıntı kendimi attım taksi durağına. Tekrar taksi durağına koşarken ardımdan koştukları da çok net bir formda gözüküyor.”
“Bir avukata almış olduğu dava nedeniyle kumpas kurulması sahiden çok üzücü bir durum”
Kendisinin olayın tarafı olmadığını, olayı üstlenen bir avukat olduğunu ifade eden Durmuş, “Bir avukata davası nedeniyle, almış olduğu bir dava nedeniyle bu halde bir kumpas kurulması, planlanması başında bir avukatım olması nitekim çok üzücü bir durum. Muhakkak beklemezdim. Bunu her vakit söylüyoruz. Herkesin savunmaya gereksinimi vardır, savunma hakkı vardır. Bunun olması gerekiyordur. Hukuk topluluğu olarak herkes dikkatli ve net bir biçimde belirtmesi gerekiyor ve ardımızda durması gerektiğini düşünüyorum. Fakat hani birtakım illaki sorun olabilir. Evet, acılı bir aile. Ancak burada taraf mutlaka ben değilim, bir avukat değil. Bunun bu biçimde avukata yansıtılması, avukatın darp edilmesi hakikaten çok üzücü bir olay. Ben de nitekim çok üzgünüm bu konuda” formunda konuştu.
“Meslektaşım kibarca ofise davet etti, güvenerek gittim”
Daha evvel kelam konusu meslektaşıyla tartışma yaşamadığını tabir eden Durmuş, kelamlarını şöyle tamamladı:
“Yok yani avukat meslektaşımla hiçbir tartışma yaşamadık. Esasen tanıştığımız, tanıdığımız biriydi. Yalnızca karşı tarafın ailesi birkaç kere arayıp tehditte bulunmuştu fakat dikkate almadık sonuçta avukatız mesleğimizi icra ediyoruz. Daha evvel de birçok davalarda farklı davalarda birçok kere tehdit edildik lakin bu durumu biz hiçbir vakit vazgeçmedik. Hiçbir vakit geri çekilmedik. Yeniden çekilmeyeceğiz ne olursa olsun. Avukatla ilgili rastgele bir biçimde bir tehdit durum olmadı. Meslektaşım Ş.C. çok kibar bir halde ofise davet etti. Beni hani ki arkadaşım dedim güvenerek esasen tek başıma kendim bu türlü bir şeyin olmasını hiç beklemiyordum. Aklımın ucundan bile geçmez diye. Hakikaten çok üzücü bir durum.”
Mustafa Durmuş’un şikayetiyle birlikte haklarına süreç başlatılan avukatlar Ş.C. ve T.K. ile olayın taraflarından S.Ö., emniyetteki süreçlerin akabinde çıkarıldıkları nöbetçi mahkemece isimli denetim kuralıyla hür bırakıldı.
Anlık Sivas Haber
