Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Kolu Dr. Öğr. Üyesi Dilek Akıncı, yaz aylarında artan enfeksiyon hastalıkları ve alınacak önlemeler hakkında bilgi verdi.
Yaz aylarında enfeksiyon hastalıklarında artış gözlemlenmesinin esas nedenlerinin; sıcaklık, nem, hijyen kaideleri ve toplumsal davranışlardaki kimi değişiklikler olduğunu söz eden Dr. Dilek Akıncı, “Sıcaklık ve nem artışı, bilhassa besinlerde mikroorganizmaların çoğalması için uygun bir ortam sağlar. Soğuk zincirin kıymetli olduğu dondurma, sütlü tatlı üzere besinlerde bu durum daha kıymetlidir. Bunun dışında sivrisinek ve kene üzere vektörler, piknik ve açıkta satılan yiyeceklerde hijyen eksikliği, pak olmayan içme suyu, havuz ve deniz sularının gereğince pak olmaması, seyahatlerin artması, tabiat yürüyüşleri, sık klima kullanımı ve klima sistemlerinin rutin temizliğindeki eksiklikler, kalabalık ortamlara ziyaretler üzere sebeplerle yaz aylarında enfeksiyon hastalıklarında artış görülür” formunda konuştu.
Yaz aylarında sık görülen ishal ve mide-bağırsak enfeksiyonlarının çoklukla bakteri, virüs ve parazitler tarafından oluşturulduğunu lisana getiren Akıncı, “En sık kontamine yiyecek ve içeceklerle bulaşan bakteriyel enfeksiyonlardan Escherichia coli, Campylobacter jejuni, Salmonella ve Shigella; en sık kalabalık ortam, havuz suyu ve kamp alanlarından bulaşan viral etkenlerden hepatit A, norovirüs ve rotavirüs; en sık kirli içme sularından bulaşan paraziter enfeksiyonlardan Giardia lamblia ve Entamoeba histolytica başkalarına nazaran daha sık görülen enfeksiyon etkenlerindendir” dedi.
“Yaz aylarında enfeksiyon riski daha yüksektir”
Yaşlılar ve kronik hastalığı olan bireyler için yaz aylarında enfeksiyon riski daha yüksek olduğunu belirten Dr. Dilek Akıncı açıklamasında, “Yaz aylarında artan sıcaklıklar bedende sıvı kaybına yol açar. Yaşlı bireylerde susuzluk hissi azalabilir, bu yüzden gereğince su içmediğini fark etmez. Dehidrasyon idrar üretimini azaltacağı için idrar yolu enfeksiyonlarına taban hazırlar. Sıcak havalarda besinler daha süratli bozulur. Bazen bozulmuş besinin tadı ve kokusu olağan görünebilir. İleri yaştaki bireyler yemeğin dışarıda çok kaldığını bazen fark etmez. Terleme ve nem sebebiyle daima ıslak kalan cilt ve sinek/böcek ısırıkları cilt enfeksiyonlarına neden olabilir. Yaşlı bireylerde cilt daha hassas olduğu için bu çeşit enfeksiyonlar da çarçabuk gelişebilir. Diyabet, KOAH, kalp yetmezliği üzere hastalıkları olan bireylerde de enfeksiyonlar daha sık ve ağırdır. Örneğin, diyabet hastalarında yara enfeksiyonları geç güzelleşir ve yaz aylarında yaralanma riski daha yüksektir” sözlerine yer verdi.
“Havuz yahut denizden sonra çabucak duş alınmalı”
Havuz ve deniz üzere ortak kullanım alanlarının kimi enfeksiyon riskleri barındırdığına işaret eden Dr. Akıncı, “Özellikle yaşlılar, çocuklar ve kronik hastalığı olan bireyler için daha dikkatli olunması gerekir. Kulak enfeksiyonları bilhassa yüzücü kulağı dediğimiz dış kulak yolu enfeksiyonları, konjonktivit diye tabir ettiğimiz göz enfeksiyonları, mantar ve selülit üzere cilt enfeksiyonları, bilhassa bayanlarda daha sık görülen idrar yolu ve vajinal enfeksiyonlar, su yutulmasına bağlı gelişen gastroenteritler havuz ve denizden bulaşan enfeksiyonlara örnektir. Bu duruma mahzur olmak için gittiğiniz havuzun tertipli olarak klorlandığından ve suyun test edildiğinden emin olunmalı, su bulanık yahut makûs kokuluysa katiyetle girilmemeli, duş alma mecburiliği olan havuzlar tercih edilmelidir. Ayrıyeten havuz yahut denizden sonra çabucak duş alınmalı ve ıslak mayoyla durulmamalıdır, mikroorganizmalar ne kadar uzun mühlet durursa o kadar risk artar. Ayrıyeten yüzücü gözlüğü, kulak tıkacı kullanılmalı; diğerinin hiçbir eşyası kullanılmamalıdır” halinde konuştu.
“Belirgin bir artış görülür”
Sıcaklık ve nemin, sivrisinek ve kene kaynaklı vektörlerin çoğalması ve yayılması için ülkü koşulları sağladığını belirten Akıncı, “Sivrisinek yahut kene üzere vektör kaynaklı enfeksiyonları önlemek için sineklikli pencere ve kapılar kullanılmalı, sivrisinek kovucu aygıtlar ve spreyler kullanılmalı, sivrisineklerin üremesini önlemek için saksı altları ve su kovaları üzere su birikintileri boşaltılmalı, uzun çim ve otlar biçilmeli, uzun kollu ve açık renkli kıyafetler giyilmeli, uzun pantolon giyilmeli ve paçaları çorap içine sokulmalı, şapka kullanılmalı, meskene dönünce bilhassa diz arkası-koltuk altı-ense-kasık bölgeleri üzere nemli bölgelere kesinlikle kene denetimi yapılmalı ve kene çıplak elle çıkarılmamalıdır” tabirlerine yer verdi.
“Bu belirtiler ciddiye alınmalı”
Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Kısmı Dr. Öğr. Üyesi Dilek Akıncı, yüksek ateş, ishal, kusma, karın ağrısı, bedende döküntü ve kızarıklık, şiddetli baş ağrısı, idrar yaparken yanma, öksürük, nefes darlığı, şuur bulanıklığı, çok halsizlik; bilhassa sinek yahut kene ısırığı sonrası ateş, kas ağrısı, halsizlik, baş ağrısı, bulantı üzere belirtilerde kesinlikle bir sıhhat kuruluşuna başvurulması gerektiğinin altını çizdi.
“Hijyen kurallarına dikkat edilmeli”
Yaz aylarında enfeksiyonlardan korunmak için bireylerin bilhassa hijyen kurallarına dikkat etmesi gerektiğini vurgulayan Akıncı, “Ellerin sabun ve suyla sık sık yıkanması, su ve sabuna ulaşım güç ise el dezenfektanı kullanılması gerekir. Açıkta satılan kaynağı bilinmeyen yiyecek ve içeceklerden uzak durulmalı, et, tavuk, ve balık üzere çabuk bozulan besinler uygun sıcaklıkta saklanmalı, çiğ zerzevat ve meyveler güzelce yıkanarak tüketilmeli, piknik ve tatil yerlerinde soğuk zincir bozulmamalı, bilhassa yazın musluk suyu tüketilmemeli, et ve tavuk eserleri gereğince pişirilmeli, bol bol pak su yahut sıvı besinler tüketilmeli, çok sıcakta dışarı çıkılmamalı, havuz ve deniz sonrası süratlice duş alınmalı, ıslak mayoyla beklenmemeli, şezlong, havlu ve terlik üzere materyaller ortak kullanılmamalı yahut dezenfekte edilmeli, pamuklu çok terletmeyen giysiler giyilmeli, bilhassa ayakların nemli kalmaması sağlanmalı, sinek ve kene riski olan bölgelerde uygun kıyafetler giyilmelidir” halinde açıklamasını tamamladı.
Anlık Sivas Haber
