Ülkemizde ikinci el araba satışlarında tüketici mağduriyetlerinin gün geçtikçe arttığını belirten Tüketici Hak Arama Derneği Genel Lider Yardımcısı Avukat Mehmet Raşit Çavuşoğlu; “Bunlar ortasında en yaygın ve en sinsi olanı kilometre düşürme yöntemidir” dedi.
Avukat Mehmet Raşit Çavuşoğlu son aylarda kendilerine ulaşan pek çok müracaata dayanarak yaptığı açıklamada şunları kaydetti; “Her ay pek çok araç, düşük kilometre hilesiyle gerçek bedelinden yüksek fiyatlarla satılıyor. Tüketiciler, birçok defa ya sessiz kalıyor, ya nereden başlayacağını bilemiyor, ya da mahkeme ve avukat masraflarından korkuyor. Aslında 2021 yılında noter satış kontratlarına kilometre verisi eklendi. Lakin bu bilgi, TÜVTÜRK, EGM yahut servis kayıtlarıyla teyit edilerek değil, sırf satıcının beyanıyla kayıtlara geçirildiğinden gerçeğe muhalif kilometre bilgisinin resmî evraka girmesine, hasebiyle resmî dokümanda sahtecilik cürmü ihtimalinin doğmasına neden oluyor. Zira kilometre ile oynamak sırf kapalı ayıp değil, birebir vakitte ceza hukuku kapsamında kabahattir. Kilometresi düşürülmüş araç satışlarının ‘ayıplı mal’ olmasının yanında hem kapalı ayıp niteliği taşıyor hem de ceza hukuku manasında dolandırıcılık hatası oluşturuyor.
Bu durumda kilometre düşürüp satanlara uygulanabilecek ceza kararları, Kolay dolandırıcılık. Yani gerçek dışı kilometreyle araç satışı ve alıcıyı yanıltmanın cezası 1 ila 5 yıl ortasında mahpus cezası öngörülür. Galerici yahut araç ticareti yapan şahıslar tarafından kilometre düşürüldüğünde ise 3 ila 10 yıl ortası mahpus ve isimli para cezası ile nitelikli dolandırıcılık cürmü oluşturduğundan daha ağırlaşır. Resmî evrakta sahtecilik de noter satış senedine düşürülmüş kilometre bilgisinin yazılması halinde gündeme gelir ve 2 ila 5 yıl ortasında mahpus cezası kelam hususudur.”
Avukat Çavuşoğlu, Tüketicilere haklarını yalnızca ticari değil cezai yolla da aramalarını tavsiye ederek, tüketicilerin sadece iade ya da ayıp nedeniyle tazminat talebiyle yetinmemesi gerektiğini vurguladı. Çavuşoğlu, “Eğer bir araçta kilometre oynandığı tespit edilmişse, tüketici evvel Cumhuriyet Başsavcılığı’na hata duyurusunda bulunmalıdır. Zira bu bir dolandırıcılık ve sahtecilik sıkıntısıdır. Yargı makamları, bu müracaatları pahalandırmak için vazifelidir ve hukuksal süreç işletildiğinde dolandırıcılık fiili karşılıksız kalmaz. Devamında aracın alındığı bireye dava açılarak kilometre düşürülmesinden oluşan kayıp telafi edilebilir. Oluşan sıkıntılara tahlil noktasında düzenleme getirilmesi gerektiğini de belirten Çavuşoğlu; Noter satış sistemine, TÜVTÜRK ve servis kayıtları entegre edilmelidir. Satıcının beyanı tek başına kâfi olmamalıdır. Türk Borçlar Kanunu’na kilometre manipülasyonu özel ‘gizli ayıp’ tipi olarak eklenmelidir. Tüketiciye tek taraflı cayma hakkı ve maddi-manevi tazminat imkânı tanınmalıdır. Yargı kararlarında bu fiiller açıkça ‘hileli satış’ ve ‘haksız kazanç’ olarak yorumlanmalıdır” dedi.
Anlık Sivas Haber
