Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) tercih döneminin sonlarına yaklaşırken, öğrenciler üzerinde artan baskı ve zaman kısıtlaması ciddi anlamda stres yaratıyor. Bu dönemde yapılan aceleci ve plansız tercihler, hem öğrencilerin başarılarına hem de geleceklerine olumsuz yansıyabilir. Uzman Klinik Psikolog ve Tercih Danışmanı Beyza Nalan Alçin, özellikle son dakika tercihlerinde dikkat edilmesi gerekenleri ve bu sürecin sağlıklı yönetilmesine ilişkin önerilerini paylaştı. Bu kritik süreçte, öğrencilerin bilinçli ve sakin adımlar atması, başarılarını ve memnuniyetlerini arttıracaktır.
Alçin’e göre, zamanın yeterince ayırılmadığı, düşünmenin ve araştırmanın yeterli yapılmadığı tercihler, yanlış yönlendirmeler ve beklentilere uygun olmayan kararlar doğurabiliyor. “Zaman baskısı, sağlıklı düşünme süreçlerini engeller ve öğrenciyi, gerçek ilgi ve becerileriyle bağdaşmayan bölümleri seçmeye zorlayabilir” şeklinde uyarıda bulundu. Uzman, sürecin planlı ve sakin bir şekilde yönetilmesi gerektiğinin altını çizerek, acele kararların uzun vadelikte memnuniyetsizlik ve motivasyon kaybına yol açabileceğine dikkat çekti.
Okul ve Aile Desteğinin Önemi
Özellikle tercih sürecinde öğrencilere kendi iç seslerini dinleyebilmeleri ve kendilerini tanımaya zaman ayırmaları kritik önem taşıyor. Alçin, “Kendini tanımak, ilgi ve güçlü yanlarını fark etmek, doğru bölümü seçmenin temelidir” diye ekledi. Ayrıca, ailelerin bu süreçte çocuklarına destek olmaları gerekirken, onları yönlendirmek yerine, onların kararlarını anlayış ve empatiyle karşılamaları daha sağlıklı sonuçlar doğurur. Destekleyici ve aktif dinleyici olmak, tercihlerin sağlam temellere dayanmasını sağlar.
Sistem ve Planlama
Tercih listelerini oluştururken dikkate alınması gereken en önemli unsurlardan biri, dengeli ve gerçekçi bir plan yapmaktır. Alçin, “ÖSYM’nin yayımladığı tercih kılavuzunu dikkatli incelemeli, yeni açılan ve kapanan kontenjanlara göre listenizi yeniden gözden geçirmelisiniz” diyerek, özellikle yüksek sıralamalı adayların, kendileri için garanti olabilecek bölümleri listenin sonlarına eklemeleri gerektiğini vurguladı. Ayrıca, öğrencilerin, kendi beklentilerine ve ilgi alanlarına uygun bölümleri seçerken, çeşitli testler ve profesyonel danışmanlardan yararlanması, doğru karar vermelerine katkı sağlar. Bu tür destek ve rehberlik, öğrencilerin yalnızca sıralama esasına dayanmayıp, kendi yaşam ve kariyer planlarına uygun karar vermelerini kolaylaştırır.
Mevzuatta ve Kendi Hayatınızda Doğru Tercih
Alçin’in vurguladığı gibi, “Unutmayın, tercih sizin hayattaki yolculuğunuzun başlangıcıdır ve bu kararı alırken, kendi ilgi ve yeteneklerinizle uyumlu seçimler yapmanız en önemli olanıdır.” Her ne kadar çevresel ve ailesel baskılar etkili olabilse de, nihai kararın sizin olması ve kendinizi en iyi şekilde ifade edebileceğiniz bölümleri tercih etmeniz gerekir. Tercih sonrası oluşan pişmanlıkların büyük çoğunluğunun, kişinin kendini yeterince tanımadan veya başkalarının beklentileri doğrultusunda hareket etmesinden kaynaklandığını belirten uzman, “Her durumda, bu kararlar üzerinde değişiklik yapma ve kendinizi geliştirme imkanınız her zaman mevcuttur” diyerek, öğrencilere kendilerine güvenmelerini önerdi.
Son olarak, uzmanlar tercih dönemi bitmeden önce, zamanın uygun kullanılması ve profesyonel destek alınması halinde, öğrencilerin daha sağlıklı ve isabetli kararlar alabildiğine dikkat çekiyorlar. Öğrencilerin eğitim ve kariyer hedeflerine uygun seçimler yapmaları, uzun vadeli memnuniyet ve başarıyı garanti altına alabilir. Bu süreçte doğru bilgilendirme ve etkili rehberlik, her öğrencinin kendi potansiyeline ulaşması ve mutlu bir eğitim hayatı geçirmesi açısından hayati önem taşır.
Anlık Sivas Haber