Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi Onkoloji Kliniği’nden Dr. Öğr. Üyesi Atilla Yıldırım, kanser tanısı alan yahut tedavi sürecinde olan hastalar için kıymetli ikazlarda bulundu.
Dr. Öğr. Üyesi Atilla Yıldırım, yaptığı açıklamada “Kanser tanısı aldıysanız ya da tedavi sürecindeyseniz gerçek beslenme, bedeninizin tedaviye daha uygun cevap vermesi ve kendinizi daha âlâ hissetmeniz açısından çok değerlidir. Bu süreçte; bedeninizin güce, proteine ve bağışıklık sistemini destekleyecek besin öğelerine daha çok gereksinimi vardır. Ayrıyeten yaz devirleri de kanser hastaları için birtakım riskler barındırır. Bu hastalar; küçük ve sık öğünler tüketmeli, (günde 3 ana, 2-3 orta öğün formunda beslenmeli, açlık hissetmese bile sistemli yemeye çalışmalı) protein alımına ihtimam göstermeli, (vücudun tamiratı ve bağışıklık için proteine gereksinimi olduğundan yumurta, süt, yoğurt, peynir, et, tavuk, balık, baklagiller üzere besinler tüketmeli, her öğünde bir protein kaynağı bulunmasına itina göstermeli) renkli ve istikrarlı bir tabak hedeflemeli, (farklı renklerde zerzevat ve meyveler bağışıklığı desteklediğinden her gün zerzevat ve meyve tüketmeye çalışmalı) bol sıvı tüketmeli, (günde en az 8-10 bardak/1.5-2 litre sıvı almalı: su, çorba, komposto, ayran ve bitki çayları âlâ tercihlerdir) bulantı ve ağız yaralarına dikkat etmeli, (bulantı varsa kuru ve kokusuz yiyecekler/kraker, haşlanmış patatesvb. tercih etmeli) ağız yaralarında baharatlı, asitli, sıcak yiyeceklerden kaçınmalı (soğuk ve yumuşak besinler tüketmeli) besin hijyenine dikkat etmeli, (çiğ et, yumurta ve pastörize edilmemiş eserlerden kaçınmalı, zerzevat ve meyveleri güzelce yıkamalı, açıkta satılan yiyecekleri tüketmemeli, yemekler yeterli pişmiş ve taze olmalı) destekler ve özel eserler kullanmalı, (bitkisel eserleri kullanmadan evvel kesinlikle tabibine danışmalı) yemek saatlerinde sevdikleriyle birlikte olmalıdır. Beslenme hem fizikî hem ruhsal güzellik için önemlidir” dedi.
“Beslenme, kanser tedavisinin destekleyici bir parçasıdır”
“Beslenme, kanser tedavisinin destekleyici bir parçasıdır” diyen Yıldırım “Kişiye özel planlama için kesinlikle hekiminiz ve diyetisyeniniz ile görüşün. Yaz aylarında sıcaklık ve nem artışı, bilhassa kanser tedavisi gören bireyler için birtakım riskleri beraberinde getirebilir. Kemoterapi, radyoterapi, immünoterapi üzere tedaviler beden direncini düşürebilir ve bedenin ısıya karşı verdiği karşılığı değiştirebilir. Bu nedenle, yaz mevsiminde kanser hastalarının birtakım tedbirleri alması son derece kıymetlidir. Kanser hastaları öncelikle güneşten korunmalıdır. 11.00-16.00 saatleri ortası, güneş ışınlarının en dik ve ziyanlı geldiği vakitler olduğundan mümkünse dışarı çıkılmamalı, dışarı çıkılması gerekiyorsa geniş kenarlı şapka, güneş gözlüğü ve ince, açık renkli, pamuklu kıyafetler kullanılmalı, cilt hassas yahut radyoterapi gördüyse güneşe maruz bırakılmamalı, en az SPF 30 içeren bir güneş gözetici kullanılmalı ve 2-3 saatte bir yenilenmeli. Bol sıvı tüketmelidir. Sıcak havalarda beden daha fazla sıvı kaybettiğinden günde en az 2-2.5 litre su içmeye ihtimam gösterilmeli; kola, kahve üzere kafeinli içecekler yerine su, ayran, konut imali komposto, maden suyu tercih edilmelidir. Beslenmelerine dikkat etmelidir. Yazın besinlerin bozulma riski arttığından açıkta satılan, taze olmayan besinlerden uzak durulmalı; sütlü tatlılar, et ve tavuk içeren yemekler taze hazırlanmalı ve uygun şartlarda saklanmalı; meyve ve sebzeler yeterlice yıkanmalı; bozulmuş, ekşi tat yahut koku veren hiçbir gıdayı tüketilmemeli; dışarıda yemek yenilecekse sağlam yerler tercih edilmeli. Serin ve havalandırılmış ortamlarda bulunmalıdır. Meskende, odalar havalandırılmalı, direkt güneş alan pencereler, perdeyle kapatılmalı; gerekiyorsa vantilatör yahut klima kullanılmalı fakat direkt üfleyen hava akımından kaçınılmalı, sıcak havalarda dinlenmeye ve uyku sistemine dikkat edilmelidir. Hijyen kurallarına itina göstermelidir. Terleme nedeniyle cilt tahrişi olabildiğinden günlük banyo yapılmalı ve cilt, pak ve kuru tutulmalı; kalabalık ve kapalı ortamlarda enfeksiyon riski arttığından bağışıklık zayıfsa bu tıp ortamlardan kaçınılmalı; eller, sık sık sabunla yıkanmalı yahut alkol bazlı dezenfektan kullanılmalıdır. Seyahat planlıyorsa doktora danışmalıdır. Seyahat edilecekse öncesinde kesinlikle doktor ile görüşülmeli; ilaçlar yanımıza alınmalı ve saklama şartlarına dikkat edilmeli; uzun periyodik seyahatlerde güneşe maruz kalınmamalı; bol su içilmeli, sık sık mola verilmelidir. Yaz tatili nedeniyle tedavi ya da denetim planı aksatılmamalı; gerekirse gidilen yerdeki hastaneler ile bağlantıya geçilmeli; tatil planı yapmadan evvel onkoloji takımı ile görüşülmelidir” ikazlarında bulundu.
Anlık Sivas Haber
